Bu Blogda Ara

5 Ocak 2014 Pazar

#YeniMedyaOkulu 7 - Bilişim Hukuku


Bilişim hukuku bu hafta Yeni Medya Okulu'ndaki konumuzdu. Kullanmaktan bu kadar keyif aldığım sosyal ağlar ve diğer dijital mecralar için belki de en karanlık nokta işin hukuk kısmı benim için. Bu nedenle tüm dikkatimle Nihan Güneli'nin ağzından çıkan kelimeleri takip etmeye çalıştım :) 


Yeni Medya Hukuku nedir ne değildir sorusu üzerinden haftaya başladık. Garip isimli (İN­TER­NET  OR­TAMIN­DA   YA­PI­LAN YAYIN­LA­RIN    DÜ­ZEN­LEN­ME­Sİ   VE BU YA­YIN­LAR YO­LUY­LA İŞ­LE­NEN SUÇLAR­LA MÜ­CA­DE­LE EDİL­ME­Sİ HAKKIN­DA KA­NUN) 5651 nolu kanun üzerinde detaylı olarak konuştuk ve detaylarda gördük ki kanunun kendisi isminden bile daha garip.

Yazının devamında sunumu paylaşacağım için burda detaylarını yazmıyorum. Ayrıca TBMM'nin web sitesinden de kanunu detaylı olarak inceleyebilirsiniz.

Kanunun ilk çıkış noktası geçtiğimiz hafta da belirttiğim gibi çocuk pornosu ve Atatürk'e hakaret. Malesef yıllar içerisinde kanun günün şartlarına göre evrilmiş ve günümüze kadar gelmiş. Geçtiğimiz aralık ayında sonra halini aldı ve Serdar Kuzuloğlu'nun Yeni internet düzenlemesi ne götürüyor? adlı yazısında belirttiği gibi getirdiklerinden çok götürdükleri konuşulacak bir yasaya dönüştü. 

Yasayı oluşturanların nasıl bir düşünce yapısına sahip olduğu hakkında aşağıdaki tweet baya fikir veriyor :) Tweet hala duruyor bakmanızı tavsiye ederim.


Türkiye'de on binlerce sitenin hala erişim engelli olduğunu, erişim engelinin aslında bir ihtiyati tedbir olduğunu ama itiraz olmadığı için mahkemenin verdiği erişim engelinin sonuca dönüştüğünü iletti Nihan Güneli.

Aylin Aslım ve Cihat Akbel davasını ve etkilerini de konuştuk. Aylin Aslım'ı da Cihat Akbel'i de haklı bulanlar vardı aramızda.



Haftanın ilk bölümünün özeti aslında şuydu: Türk Ceza Kanunu'nda belirtilen sosyal hayattaki suçların hepsisi internette yapıldığında da suçtur. Olay bu kadar basit aslında :)

Eğitimin ikinci bölümünde Telif Hukuku ve 5846 Nolu Fikir ve Sanat Sanat Eserleri kanununun internet ortamına yansımları üzerinde tartıştık.

Neler yasada belirtilen fikir ve sanat eseri kavramları içine girer bunları konuşarak başladık. Kanunu detaylı inceleyince sınırlarını belirlemenin zor olduğunu düşündüm açıkçası. Örneğin bilgisayar oyunlarının senaryosu ve müziği ayrı ayrı sanat eseri olarak korunurken oyunun kendisi herhangi bir kavrama girmediği için korunmuyor. Bu son derece ilginç geldi bana açıkçası.

Gazete içeriklerinin haber alma özgürlüğünden dolayı telif gerektirmediğini fakat köşe yazıları aynı zamanda birer makale olduğu için bunların alıntı yapılabileceğini ama telif hakkılarına tabii olduğunu belirtti Nihan Güneli.

Notlarımı incelerken yazılacak söylenecek şeylerin çok olduğunu bir kez daha anladım fakat burda hepsini iletmek gerçekten imkansız. 

Türkiye'nin bu garip yasalarla nereye kadar gideceğini merakla bekliyorum ben de :)

Son olarak bahsettiğim gibi Nihan Güneli'nin hazırladığı sunumu paylaşmak istiyorum.




Sevgiler,

Serhat Öz



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder